KURUMSAL
SON DUYURULAR

Kuleli Askerî Lisesi'nin 180. Kuruluş Yıldönümü
21 Eylül 2025
30 Ağustos Zafer Bayramı Kutlu Olsun
28 Ağustos 2025
Şanlı Yuvamız KULELİ ASKERİ LİSESİNİN 180. Kuruluş Yıldönümü
27 Temmuz 2025
Kuleli Askerî Lisesi’nin 180. Yılı Özel Şiir ve Resim Yarışması Duyurusu
27 Temmuz 2025
2. Uluslararası KULELİ Sanal Karikatür Sergisi
27 Temmuz 2025
Şafak TOPALLAR Yazarın Tüm Yazıları

Tarih 19 Mayıs 1919. Yer: Samsun.
Bir milletin kaderi değişiyor.
Bir millet uyanıyor.
Bir millet ayağa kalkıyor.
O gün, sıradan bir gün değildi. O gün, bir kurtuluşun, bir yeniden doğuşun, bir devrimin ilk adımıydı. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün Samsun’a çıkarak başlattığı o tarihi yürüyüş, sadece bir askeri harekat değil; bir milletin özgürlük sevdasının, bağımsızlık aşkının ve istikbal idealinin ateşlendiği gündü.
19 Mayıs, Türk milletinin emperyalizme, esarete ve karanlığa karşı attığı en cesur adımdır.
Bir Kıvılcım Yandı Samsun’da
Mustafa Kemal, Samsun’a çıktığında yanında ne bir ordu vardı ne de bir devlet. Ama yüreğinde inanç vardı, milleti için duyduğu sonsuz bir güven vardı. O gün Anadolu’nun bağrına bir kıvılcım çaktı. Bu kıvılcım; işgal altındaki vatan toprağında umut oldu, direniş oldu, mücadele oldu. Türk milleti bu kıvılcımı aldı, büyüttü, harladı ve bir bağımsızlık volkanına dönüştürdü.
Bu ateş Amasya’da “Milletin istiklalini yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır” diye yandı.
Erzurum’da “Milli irade” oldu.
Sivas’ta “Tek yürek” oldu.
Ankara’da “Meclis” oldu.
Ve en nihayetinde Sakarya’da, Dumlupınar’da, Afyon’da zafer oldu.
19 Mayıs’tan Lozan’a, Lozan’dan Cumhuriyet’e
19 Mayıs yalnızca bir çıkış değil; aynı zamanda bir yolculuktur. Bu yolculuk, işgal altındaki Anadolu’nun her köşesinde yankılanan “Ya istiklal ya ölüm!” haykırışıyla şekillendi.
Bu yolculuk, yoksul ama onurlu bir halkın tarih sahnesine “Ben buradayım!” diye çıktığı yolculuktur.
Bu yolculuk, Sevr zincirlerini parçalayan, Lozan’da tüm dünyaya bağımsızlık manifestosunu haykıran bir milletin zafer yolculuğudur.
Bu yolculuk, 29 Ekim 1923’te Cumhuriyet’le taçlanan büyük Türk devriminin başlangıcıdır.
Ve bu büyük yürüyüşün ilk adımı, 19 Mayıs 1919’da Samsun’da atılmıştır.
Ey Türk Gençliği, Bu Gün Senin Günün!
Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk, 19 Mayıs’ı gençliğe armağan etti. Çünkü o çok iyi biliyordu ki bu milletin yarını, gençliğin ellerinde yükselecektir. Gençlik, bir milletin en diri damarında akan kanıdır. Gençlik, umuttur, cesarettir, atılımdır.
Atatürk, Nutuk’un sonunda Gençliğe Hitabe ile bunu bizlere miras bıraktı. O hitabede bize sadece görevler yüklemedi; aynı zamanda büyük bir güven, sonsuz bir inanç verdi.
"Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur!" diyerek her bir Türk gencine, kendi içindeki gücü hatırlattı.
Ey Türk genci,
Bu vatan senin omuzlarında yükselecek.
Bu bayrak senin elinde dalgalanacak.
Bu cumhuriyet, senin yüreğinde sonsuza dek yaşayacak!
19 Mayıs Ruhunu Anlamak: Sadece Kutlamak Yetmez
19 Mayıs, sadece bayraklarla süslenen bir resmi tatil değildir. O gün, bizi biz yapan değerleri hatırladığımız gündür. Her 19 Mayıs’ta yeniden düşünmeliyiz:
-
Özgürlük ne demekti?
-
Bağımsızlık ne uğruna feda edilmişti?
-
Gençliğin omuzlarına yüklenen bu büyük emanet nasıl korunmalıydı?
Bugün sosyal medyada birkaç paylaşım yapmak, meydanlarda yürümek ya da stadyumlarda tören düzenlemek elbette anlamlıdır. Ama asıl önemli olan; 19 Mayıs’ın ruhunu anlamaktır. O ruh, korkusuzluktur. O ruh, inançtır. O ruh, birliktir. O ruh, kararlılıktır.
Atatürk'ü Anlamak, Onun Yürüdüğü Yolda Yürümektir
Mustafa Kemal Atatürk, sadece bir asker, bir komutan, bir devlet adamı değil; aynı zamanda büyük bir devrimciydi. Onun mücadele azmi, vizyonu, halkına duyduğu sevgi ve güveni, onu çağının çok ötesinde bir lider yaptı.
19 Mayıs’ta başlayan o kıvılcım, bugün hala her Türk gencinin yüreğinde yanmalıdır. Çünkü bu kıvılcım, sadece bir bağımsızlık hareketinin değil, aynı zamanda çağdaş, laik ve demokratik bir devletin de temellerini atmıştır.
Bugün bilimde, sanatta, teknolojide ilerlemek; çağdaş uygarlık seviyesinin üzerine çıkmak; adaletin, eşitliğin ve insan haklarının savunucusu olmak… İşte bunlar Atatürk’ü anlamaktır.
19 Mayıs Hep Var Olacak!
19 Mayıs, bir milat…
19 Mayıs, bir devrim…
19 Mayıs, bir doğuş…
19 Mayıs, Türk milletinin kaderini değiştiren, gençliğe sonsuz bir güvenle emanet edilen en kutsal tarihlerden biridir.
Kulelili gençler başta olmak üzere, bu ülkenin yüreği vatan sevgisiyle çarpan her ferdi, 19 Mayıs’ı sadece bir tarih olarak değil, bir yaşam biçimi olarak kabul etmelidir. Çünkü Atatürk’ün yolunda yürümek, onun fikirlerini yaşatmak, ancak bu ruhla mümkündür.
Bugün Samsun’dan başlayan o kutlu yolculuğun yıl dönümünde,
Başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, tüm silah arkadaşlarını,
Milli Mücadele’nin isimsiz kahramanlarını,
Aziz şehitlerimizi ve gazilerimizi
Minnetle, rahmetle, saygıyla anıyoruz.
19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramımız kutlu olsun!
Kıvılcımı yakanlara selam olsun!
O kıvılcımı volkana çeviren bu aziz millete selam olsun!
Ve bu kutsal emaneti omuzlarında taşıyan gençliğe selam olsun!